*YAĞCILIK VE DALKAVUKLUK *

 DALKAVUKLUK ve İKİYÜZLÜLÜK kolay bir iş değildir..

Herkesin becerebilecegi bir sanat hiç değildir.

Bu işi meslek edinenler, ne erkektir , ne kadın,namrtcedir  bütün işleri,

YAĞCILIK işini yürütmek için fazla tahsile gerek yoktur , onların kitabında ne ararsan bulursun .

         ✓  Yeminleri tasla içerken,asla şeref nedir bilmezler. Zira, onların kitabında her şey  mübahtır.

         ✓  Yağcılık silahını iyi kullananlar, her mecliste söz sahibidirler

          ✓ İlme,fenne ve tıbba dair her telden çalarlar.

           ✓ Onlar, ne etliye, ne de sütlüye karışırlar, tatlı bir işi elde etmek için,varını, yoğunu feda ederler .

           ✓ Geniş mezhebiyle, bir bal mumu gibi,dikilir karşınıza,her kalıba girişinden tanırsınız  onları,

         ✓ Senin hakkın,benim payım, onun için hiç önemli değildir.

          ✓ Sağlam, dürüst karakterli,dirayetli, bilgili  insanları hiç sevmezler. Böyle olanlara UKELA   demekten, hiç çekinmezler.

         ✓ Onun işi, sevgi, saygı değildir, sadece bir Riya ve ikiyüzlülüktur..

          ✓ Bir arpa boyu  derce almak ve yükselmek için, ikiseksen uzanan,  yüksek kapıdan hacet dilenirken,suklum- büklüm el ogusturan bu Dalkavuklarin şerrinden Allah'a sığınmak gerekir

          - Bu yolla mesafe alanların kişilikleri basit, şahsiyetleri sıfır, bilgi ve becerileri yok denecek  kadar azdır, sakın onlara gıpta etmeyelim, masanıza gelen bir konuda

, hak'ka ve halka dayalı hizmet varsa , ona destek ve yardımcı olalım .

*KİRLENEN  DUVAR  VE VİCDANLAR !

        İmamı Azam Ebu Hanife, geçimini ticaretle sağlar ve meşgul olurdu.

         Alacaklar arasında Mecusi( Ateşe tapan)  olan birisi de vardı.

          Alacak tahsili için, günün birinde, Mecusinin evine gidip, kendisini görmek istemiş.

           Fakat tam o sırada,evine yaklaştığında, ayağı çamura saplanmış ve ayağındaki çamuru silkeleyip, temizleyeceği  anda, ayağından sıçrayan çamur, Mecusinin evinin duvarına isabet ederek yapışmış.

       Ziyaretin , asıl maksadını unutup, heyecanla, Mecusinin kapısını çalarak, kendisine yardımcı olmasını istemiş.Mecusi de alacağını tahsile geldi,düşüncesiyle o da telaşlanmis.

         - Mecusi İmamı Azama:

          " Neden bu kadar heyecanlı ve telaşlısiniz?

          İmamı Azam de Mecusiye cevaben:

          " Tertemiz duvarınızı kirlettim,buna tahammül edemem,birlikte bu duvarı temizleyelim" demiş.

         Mecusi de,

         "  Efendim, bu kadar üzülmeye değmez,bir duvarın temizliği de iş mi ? Biz bütün gün,vicdanlarimizi camurlatmakla mesgul oluyoruz da, zerre kadar hiç aldirmiyoruz, duvarın lafı  mı olur,?

         Büyük İmam, bu sözler karşısinda, yüzü sararmış ve dona kalmış.

         Netice: Alacak- vercek meselesini tatlıya bağladiktan  sonra, Mecusi ,İmamı Azamin bu hassasiyeti karşısında,elini öperek  İslamiyet'i kabul  etmiş..

           Bize düşen , Vicdan Terazininin temizliğine dikkat ederek, sağa -sola çamur sıcratmamaya özen gösterelim.

          Selam ve saygılarımla...