
DUBLE HATA...
18 Mart 2023 10:34:26
Dobra Dobra
Duble H A T A …
Sosyal medya üzerinden yayın yapan bazı platformlarda yapılan “ sokak röportajlarına” baktım ve son siyasal gelişmelere halkımızın verdiği tepkileri öğrenmeye çalıştım. Eğer sürekli aynı çevreden kişilerle oturup sohbet edip, hep aynı isimlerle gündemi değerlendirirseniz bu sizi yanıltabilir. Daha geniş halk kitlelerinin görüşlerini almak ve analizleri ona göre yapmak en azından doğruya en yakın bir değerlendirme fırsatı verebilir.
Gündem; şimdilik İYİ Partinin 6’lı masadan ayrılması ve sayın Akşener’in yaptığı inanılmaz çıkış. Şahsi fikrimden önce halkın sosyal medyaya yansıyan düşüncelerini sizlerle paylaşmak istiyorum.
Mikrofon uzatılan hemen hemen herkes mutlaka bir görüş paylaştı. Oysa bazı konularda görüşünü saklayan, fikrini açıklamaktan korkan insanları görmüştük. İzlediğim tüm videolarda sayın Akşener’e karşı büyük bir hayal kırıklığı yaşandığı çok net görülüyor. Özellikle kadın seçmenlerin gözünde yakaladığı büyük ivmenin hasar aldığını düşünüyorum. Z kuşağının belli bir isme ve lidere takılı kalma durumları olmadığı ve şahıslar üzerinden siyasi profillerini inşa etmediklerini uzun yıllar amatör kulüp başkanlığı yapmış biri olarak zaten gözlemlemiş durumdayım. Onlar için “siyaset” kirli bir alan ve hiçbir isme kayıtsız şartsız inanmaları zaten beklenemez. Günümüzde en rasyonel yaklaşımın ; Z kuşağı ve partili kimliği üzerinden lidere/partiye aidiyet duygusu olmayan kitleden geldiğini gözlemledim. Bu grup herhangi bir partiye üye olmamasına rağmen siyasetten hepten kopuk olmayan insanlardan oluşuyor. Yani kullanacakları oylar “çantada keklik” oylar değil. Bir dönem sıkça kullanılan STRATEJİK OY kavramının önümüzdeki seçimde BELİRLEYİCİ olacağını göreceğiz.
Halkın en büyük tepkisi ise; şahsi oylarının herhangi bir siyasi partinin tekelinde olduğunun neredeyse tartışmasız kabul görmesi. Katılımcılardan biri şöyle sesleniyordu, İYİ Partiye desteğim MUHALİF kimliğimden dolayı idi, ancak görüyorum ki MİLLET İTTİFAKINA olan destek kişisel hesaplara kurban edilmiş. Hayal kırıklığı yaşıyorum. Bir diğer vatandaş ise sayın Akşener’in bu çıkışı Reis’in ekmeğine yağ sürdü diye kahkaha atıyordu. Yani atılan her bir siyasi adımın yalnızca bir tek getirisi olmuyor. Kimi zaman iki hatta üç/dört fay hattını tetikliyor.
Bana göre İYİ Parti lideri sayın Akşener’in bu sert çıkışı DUBLE HATADIR. Masada ne konuşulmuş, ne istenmiş, bilmemizin imkanı yok. Bunu o siyasi partilerin ancak üst kademe yöneticileri bilebilir ama biz sıradan insanlar olarak olayları ülkeye ve millete olan/olacak etkileri üzerinden değerlendirebiliriz. Dünya görüşü olarak “siyasetçilerden” pek haz etmediğimi, benim sevdiğim insanların DEVLET ADAMLIĞI kimliği taşıyanlar olduğunu bu satırları takip edenler iyi bilirler. Dolayısıyla hiçbir siyasi hamle beni şaşırtmaz. Uzun yıllar siyaset üzerine yazılar yazan biri olarak yanılmayı çok ÇOK istediğim dönemler oldu ancak o siyasiler beni yanıltmamayı tercih ettiler. Bana göre İYİ Parti son aylarda yakaladığı yukarı ivmeyi kaybedecek. Hatta baraj sorunu dahi yaşayabilirdi eğer baraj % 7 ye düşmeseydi. Önümüzdeki hafta yapılacak ilk anketlerden sonra ortaya çıkacak yeni tabloyu elbette değerlendireceğiz. Duble hatanın ilk ayağı buydu bana göre.
İkinci hata ise Milletimizin büyük bir teveccüh gösterdiği MİLLET İTTİFAKINA hayal kırıklığı yaşatmaktır. İttifak yoluna devam ediyor. Hatta belki de katılımlarla daha da güçleneceği konusunda beklentiler yüksek. Depremin yaraları daha sarılmamışken böyle bir tavır ile ortaya çıkıp kullandığı RETORİKLE umut kırıklığına sebep olmak net bir ifade ile KAMİKAZE uçuşudur.
İnsanlar hala “temiz su kaynağına” ulaşamıyor deprem bölgelerinde. Tuvalet ihtiyacı televizyon ekranlarına yansımaya devam ediyor. Milletimizin büyük sorunlarına çözüm önerilerinin beklendiği bir dönemde bu çıkış hiç şık olmadı. Hiçbir şeye benzemez halkın tepkisi. Aldığı kemer sıkma kararlarının etkilerini daha görmeden seçime RESMEN zorlanan merhum Ecevit’e 2002 seçimlerinde kesilen adisyonu unutmadık. Oysa o seçimleri rahmetli Ecevit hiç onaylamamış ancak ortaklarının zoruyla istemeye istemeye gitmek zorunda kalmıştı. Yinede milletimiz “ gitmeyecektin” “ direnecektin” diyerek o faturayı Ecevit’e çıkarmışlardı.
Yarın bu adisyon kimin önüne konulacak 70 gün sonra göreceğiz.