
HAYAL EDEBİLİYOR MUSUNUZ?
14 Subat 2017 10:28:08
HAYAL EDEBİLİYOR
MUSUNUZ?
Gece
gördüğüm rüyanın etkisiyle bugünün anlamına pek uymayan yıllar önce canımdan
can koparak ayrıldığım sevgilime ...
Sizin
hiç rüyalarınızı pembe yanaklı sarı saçlı bir kız çocuğu süsledi mi?
Gül dudaklarıyla yanaklarınıza öpücük kondurmasının hazzını yaşadınız mı?
Cennet kokulu saçlarını okşayarak dantel dantel ördünüz mü, başına öpücükler
kondurarak.
Altın sarısı saçlarına
çeşit çeşit, renk renk kurdeleler tokalar taktınız mı?
Fırfırlı, dantelli,
simli elbiselerden seçip, manken edasıyla giydirdiniz mi?
Sıkıca sarıldınız mı
hiç bırakmamak isteyerek, ellerinize onun sırtının kemikleri kazındı mı?
Tenini ellerinizle
kuşkanadı gibi şefkatle okşarken parmaklarınızda yumuşaklığı kaldı mı?
Vs... Vs... Vs...
Sonra....
Hastanenin buz gibi
ameliyathanesinin kapısından kucaklarınızdan kayarak onu teslim edip,
Saatlerce sağ salim
almak için dua edip elinizde kalan elbiselerini koklayarak hiç geçmeyen
dakikaları saydınız mı?
O orada ecelle
cebelleşirken bir damla suyun boğazınızdan geçmediğine şahit oldunuz mu?
Ameliyattan sağ salim
çıkıp yoğun bakıma alındığında yanında olabilmek için can attınız mı?
Sabahı bir türlü
olmayan zindan gecede tan yerinin ağarmasını beklediniz mi?
Peki siz!
Evet, siz sabaha tam
ulaşırken uykusuz ve girdap bir geceden tam kurtuldum derken,
Sabah ezanları okunmaya
başladığında ellerinizle ameliyata verdiğiniz yavrunuzun, Ellerinizin arasından
kayarak göğe doğru yükselmesinin ve canınızdan can kopması gibi bir acıyı
tattınız mı?
Daha tarifine
alfabedeki harflerin yetersiz kaldığı acıların koynunda yüzdünüz mü?
Neler, neler!
Ya üstünden 25 yıl
geçmesine rağmen hala tazeliğini koruyan,
Geceleri rüyalarının
önce süsü sonra kabusu olan uykuların koynunda,
Hiç dinlenemeden
uyanacağınız sabahları bilerek yatağınıza yattınız mı?
Sevgililer günü
geliyor AŞKSIZ olur mu?
AŞKA AŞK
Ben
Rabbimin yarattığı, güzel olan her şeye
Çimenlerin arasından
göğe uzanan bitkilere,
Dalda allahı zikrederek
sallanan meyvelere,
Her türlü dolaşan, uçan
börtü böceğe,
Denizde ilerleyerek,
ufukta kaybolan gemiye,
Gökyüzünde uçan dantel
kanatlı kuşlara,
Susayan topraklara kana
kana yağan yağmurlara,
Yağmurlardan sonra
toprağın mis gibi kokusuna,
Gökyüzünde kemer misali
rengarenk çıkan gökkuşağına,
Sarp kayalıklarda
rengarenk açan çiçeklere,
Karların, buzların
arasından, her şeye inat,
Güçlüklere, zorluklara,
kötülüklere inat,
Ğöğe doğru baş kaldıran
kardelen çiçeklerine,
Dağların arasından her
gün hiç bıkmadan,
Usanmadan yeni bir güne
doğan güneşe,
Kirleri, kötülükleri,
çirkinlikleri örtmeye çalışan,
Gün yüzüne çıkmasın
diye saklayan zifiri geceye,
Bize soğuğunu
unutturan, dantel, tül misali,
Gökyüzünden nazlı nazlı
inen kar tanelerine,
Bir minicik ceninden
yaratılan bedenlere,ruhlara,
Yeni doğan bebeğin
tazecik mis gibi kokusuna,
Bedenimizin
bacaklarımıza ağır geldiğinde,
Ruhumuzun çürümeye yüz
tuttuğu zaman,
Bizleri dünyadan alıp,
ahirete taşıyan Azraile,
Karnımda yavaş yavaş
büyümesini takip ettiğim,
Dünyama doğduğunda,
beni sevince boğan,
Her şeyim, dünyam,
yaşama gayem olan çocuklarıma,
Eşime, aşıma,
arkadaşlarıma, dostlarıma,
Gözle görülür, elle
tutulur olan her şeye,
İnsanlara, bitkilere,
canlı cansız her şeye,
Kısacası ben sadece
AŞKA AŞIĞIM